29 Ekim Kadınları Derneği, Cumhuriyetin 101. yıldönümü için ileti yayımladı: ‘Cephedeki kadınların mirasçısıyız’
29 Ekim Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan, Cumhuriyetin kuruluşunun 101. yıldönümü onuruna yazılı bir açıklama yayımladı. Sarıhan tarafından yayımlanan yazılı açıklamada; “Cumhuriyetimizin 101. yaşına bastığı şu günlerde, Cumhuriyeti savunmak ve onu demokrasi ve insan halklarıyla taçlandırmak emeliyle bir ortaya gelmiş bayanlar olarak misyon ve sorumluluklarımızın arttığının farkındayız.
Bizler, Cumhuriyetin kurulmasında temel olan, Kurtuluş Savaşı’nda, sırtlarında ve kağnılarıyla cephane taşıyan, miting alanlarında yüz binlere yemin ettiren, askerlerin yaralarını saran, üretimi aksatmayarak halkı doyuran, gerektiğinde cephede, ateş altında misyon almaktan sakınmayan bayanların mirasçılarıyız. Kadın-erkek yurttaşlar olarak bağımsız bir ülkede özgür ve eşit yaşamanın bir hak olduğunun şuurundayız. Bu bağlamda, yüreklerimiz, bağımsızlık ve özgürlük için uğraş eden Filistin bayanlarıyla birlikte atıyor. Onların kesinlikle kazanacağına inanıyoruz. Bu inancı, Kurtuluş Savaşı’mızın görkemli muvaffakiyetinden ve ilan edilmiş olan Cumhuriyetten alıyoruz” denildi.
‘YAŞAMIMIZ TEMİNAT ALTINDA DEĞİL’
“Biz bugün kazanımlarımızın neresindeyiz?” diye soran Sarıhan, şu tabirleri kullandı: “Ne yazık ki bugün, kendi ülkemizde Cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkamamanın yarattığı problemlerle karşı karşıyayız. Cumhuriyetin ikinci yüzyılının birinci adımında, gericiliğin adım adım tırmandığı ve ‘muasır medeniyetlere ulaşma’ emelinin adeta bir hayale döndüğüne tanıklık ediyoruz. Bu geri gidiş, bilhassa bayanları vuruyor. Her gün birden çok bayan cinayetine tanıklık ediyoruz. Bunları çocuk ve genç cinayetleri ya da intiharlar izliyor. En temel hakkımız olan hayat hakkımız teminat altında değil. Bununla da kalmıyor. Yurttaşlar lisan, din, ırk, etnik köken, siyasal fikir ayrımlarıyla mağdur ediliyor. Bilim hurafeye, eğitim tarikatlara teslim ediliyor. Kapitalist piyasa iktisadı, halkı yoksulluğa ve açlığa mahkûm ediyor. Yasa önünde eşitlik, yalnızca kitaplarda kalıyor. Lakin, biz bayanlar, ‘her gecenin bir sabahı olduğuna’ inanıyoruz. Şiddetten uzak, adil ve eşit bir toplumun tekrar inşası, barış ve iyiliğin tam olarak sağlandığı bir toplum için dün olduğu üzere bugün de misyona hazırız. Cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkarken onu hak ve özgürlükler bakımından daha da ileriye götürmeye kararlıyız.”
