Çin medyasından ABD’ye DeepSeek suçlaması
Devlet televizyonu CCTV bünyesindeki toplumsal medya hesaplarından birinde yapılan paylaşımda, şirketin web sunucularına 3 Ocak’tan itibaren ABD’deki IP adreslerinden hücumlar yapıldığı ve bunların 27-28 Ocak’ta “kitlesel kaba güç saldırısına” dönüştüğü bildirildi.
CCTV’ye açıklama yapan siber güvenlik uzmanı Vang Hui, taarruzları düzenleyen tüm IP adreslerini kayıt altına aldıklarını ve tümünün kaynağının ABD’deki adresler olduğunu belirtti.
Çinli yapay zeka şirketi, 27 Ocak’ta web sitesine yönelik siber hücumlar nedeniyle internet sitesinde yeni kullanıcı kayıtlarını durdurduğunu bildirmişti.
Şirketin web sitesindeki yapay zeka sunucusu kaldırılırken, sayfadaki bilgilendirme notunda “DeepSeek hizmetlerine yönelik büyük ölçekli berbat emelli akınlar nedeniyle hizmet devamlılığı için kayıtları süreksiz olarak kısıtlıyoruz.” sözüne yer verilmişti.
Kısıtlama sırf yapay zeka aracının web’deki sohbet robotu ve uygulama orta yüzü (API) servisi ile hudutlu kalırken DeepSeek taşınabilir uygulaması faal kalmaya devam etmişti.
Yapay zekanın “Sputnik anı”
Çin’de yeni kurulan bir şirketinin düşük maliyetle geliştirdiği yapay zeka modelinin, büyük yatırımlarla bölüme hakim olan ABD’li şirketlerin modellerinden daha üstün performans göstermesi, teknoloji dünyasında sarsıcı bir tesir yaratmıştı.
Düşük bir bütçe ve hudutlu bilgisayar gücüyle, açık kaynak kodlu bir Büyük Lisan Modeli (LLM) geliştiren DeepSeek, bu alanda milyarlarca dolar harcayan teknoloji şirketlerinin maliyetlerini sorgular hale getirirken, ABD borsalarında teknoloji paylarının bedel kaybetmesine yol açmıştı.
ABD’nin ileri teknoloji çiplerin Çin’e ihracatını denetim altına alarak ülkenin yapay zeka üzere çığır açıcı teknolojilerdeki gelişimine set çekmeye çalıştığı bir periyotta, Çinli bir şirketin kısıtlı imkanlarla ABD’deki muadilleri kadar verimli bir üretken yapay zeka yaratabilmesi, teknoloji kısıtlamalarının aktifliğini de sorgulanır hale getirmişti.
DeepSeek’in çıkışı, ABD ile Sovyetler Birliği ortasında, Soğuk Savaş yıllarında uzay yarışını başlatan gelişme olarak görülen, Sovyetler’in 1957’de Sputnik uydusunu fırlatmasına benzetilerek, bunun ABD ile Çin ortasındaki rekabette bir “Sputnik anı” olduğu yorumu yapılmıştı.
Açık kaynak kodlu ve fiyatsız olması sebebiyle süratle yayılarak popülerleşen yapay zeka modeli, ileri yapay zeka sistemlerinin demokratikleşmesi açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirilirken, bunu Çin’in, ABD hakimiyetindeki dalı baltalama teşebbüsü olarak görenler de bulunuyor.
