İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne açılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan sekiz kişi, somut kanıt bulunmadığı gerekçesiyle özgür bırakıldı. CHP Küme Başkanvekili Gökhan Günaydın, ortalarında İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar’ın da bulunduğu şahısların hür bırakılmasına karar veren hâkimin “sürüldüğünü” açıkladı. Başlangıçta özgür bırakılan sekiz şahıstan dördü ise daha sonra tutuklandı. Günaydın, kararı veren İstanbul 4. sulh ceza yargıcının, genel yetkili hâkim yapıldığını belirtti.

“Türkiye’de yargı uzunca bir müddetten bu yana araçsallaştırıldı” diyen Günaydın, “2010 ve 2017 referandumları buna hizmet etti. Yargıçlar ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) yapısı geçmişten bu yana sorunluydu ancak tek parti periyodunda bu artık ağır vesayet münasebetine dönüştü. Adeta bakan ve bakan yardımcısının icazeti olmadan kararlar üretilemez hale geldi. Öteki taraftan da aslında bakanlar değişiyor lakin AKP’nin uyguladığı siyasette bakanlar da birer aparatı durumundalar. AKP hiçbir muhalif sesin canlı kalmasına müsaade vermek istemiyor, yargı eliyle de bunu cezalandırıyor, ıslah etmeye uğraş ediyor” diye konuştu.

‘YAPISI DEĞİŞMELİ’

HSK’nin yapısının değişmesi gerektiğine vurgu yapan Günaydın, “Sulh ceza hâkimliği yapısı da adeta en kolay tutuklama delil ve şahit olmadan tutuklama sisteminin taşıyıcısı haline getirildi. sulh ceza hâkimlikleri bu işin yargıcının de dikkatle seçildiği ve istek ve sıkıntı sistemlerinden ikincisini adeta en düzgün uygulayan düzenekler formunda dizayn edildi. Bu da temel bir sorun. Üçüncüsü de altını çizdiğimiz örnek şunu gösteriyor: Siz dilediğiniz kadar anayasada yazın ‘Hâkimlere genelge gönderilemez, talimat verilemez’. İstenilen doğrultuda karar vermeyen yargıçların başına neler geldiğini gördük” sözlerini kullandı.

Günaydın kelamlarını şu formda noktaladı: “Geçmişte bu tip karar veren yargıçların kendilerinin yargılandığını ve mahpusa atıldığını gördük. Bu devirde de bir sulh ceza hâkimi süratle vazifeden alınabiliyor, genel yetkili hâkim yapılabiliyor. Teolog Augustinus’un şu kelamına yürekten inanıyorum: ‘İçinden adaleti çıkarırsan devlet bir çeteden öbür nedir ki”