İmamoğlu’ndan İstanbullulara 29 Ekim çağrısı: ‘Demokrasi’ ve ‘sorumluluk’ vurgusu
Türkiye Cumhuriyeti’nin 101’inci kuruluş yıldönümü, Taksim Cumhuriyet Anıtı’nda kutlandı.
İstanbul Valisi Davut Gül, 1. Ordu ve İstanbul Garnizon Kumandanı Orgeneral Metin Tokel ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Taksim Cumhuriyet Anıtı’ndaki resmi merasimde bir ortaya geldi.
Daha sonra sırasıyla Gül, Sivri ve İmamoğlu, merasim mangası eşliğinde Atatürk Anıtı’na çelenk koyarak, hürmet duruşunda bulundu. Çelenklerin konulmasının akabinde resmi merasim sona erdi.
“DEMOKRASİ ÇABASI İSMİNE EN GÜÇLÜ BİLDİRİLERİ VEREBİLEN BİR TOPLUMUZ”
Resmi törenin ardından, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri Cumhuriyet Anıtı’na çelenk koydu.
Anıt önünde, iştirakçilerle birlikte anı fotoğrafı çektiren İmamoğlu, gazetecilere şu açıklamayı yaptı:
“Türkiye Cumhuriyeti, çok özel. Alışılmış ki dünyada birçok devletin titrinde ‘cumhuriyet’ vardır, fakat ben, Türkiye Cumhuriyeti’ni dünyanın en organik cumhuriyeti olarak tarifliyorum. Zira milletin, halkın iştirakiyle ve öncesinde demokratik bir arayışla, Türkiye’nin her sathını gezen bir başkanla birlikte kurulmuştur. Ve ferdî karar değil, ‘Hakimiyet milletindir’ diyerek yola çıkan çok özel bir cumhuriyettir. Ve birebir vakitte bu Cumhuriyet, muazzam bir cumhuriyet uğraşı, demokrasi gayreti açısından da çok özel bir derinliğe sahiptir.
Türkiye Cumhuriyeti, 100 yılını tamamlamış, ikinci yüzyıla da kararlı bir biçimde yürüyen bir cumhuriyettir. Birebir vakitte Türkiye Cumhuriyeti, çabucak yanında, çabucak öbür elinde demokrasiyi olgunlaştırma, oluşturma ve güçlendirme uğraşını veren bir cumhuriyettir. Hasebiyle, dünyada azdır ki, toplumsal olarak demokrasiye bu kadar bağlı, demokrasiyi bu kadar derinden hisseden ve hissettiren ve periyot dönem hiç kestirim edilemeyecek ortamlarda, demokrasi uğraşı ismine en güçlü iletileri verebilen bir toplumuz.”
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ, MİLLETİNE EMANET EDİLMİŞ BİR KAVRAMDIR”
“Türkiye Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti devleti, 86 milyon yurttaşımızındır. Türkiye Cumhuriyeti, milletine emanet edilmiş bir kavramdır. Türkiye Cumhuriyeti, gençliğe emanet edilmiş bir kavramdır. Bütün bu taraflarıyla, ikinci yüzyılın birinci Cumhuriyet kutlamasında, mutlaka her birimize çok özel sorumluluklar düşmektedir. Fakat devletimizin farklı yetkilerini elinde bulunduran şahsiyetler, bizler, öteki arkadaşlarımız; lakin toplumumuzun her ferdi, cumhuriyetimizin geçtiğimiz yüzyıldan alacağı dersler, gördüğü eksiklikler ya da yapılan yanlışların bu yüzyılda yapılmaması ismine, sahiden güçlü bir mimariye gereksinimi vardır.
Bu istikamette toplum olarak, milletçe, halkın her katmanının, insanlarımızın, 86 milyon yurttaşımızın, herkes kendisini sorumlu bir birey olarak görmeli ve tüm müsamahasıyla, tüm empati hissiyle, geride bir vatandaşın bile kalmadığı bir millet var etme ismine herkesin kendini asil bir yurttaş, bu ülkenin eşit hissedarı bir yurttaş hissedeceği ve bütün eksiklerin tamamlanacağı, bütün yanlışların düzeltileceği bir yüz yılı var etme konusunda çok kıymetli bir eşikteyiz.”
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ, HER DAİM YANILGILARIYLA YÜZLEŞEBİLMİŞTİR”
“Çok çalışmalıyız. Umudumuz yüksektir. Kaldı ki Türkiye Cumhuriyeti devleti, her daim aslında yanlışlarıyla yüzleşebilmiştir. Kendini onarma kabiliyetlerini makul ölçüde gösterebilmiştir. Yüzleşmenin yanı sıra, elbette derin kusurlar yapılmıştır. Lakin bütün bunları toparlamak ve bu ülkenin ayrılamaz bütünlüğünü, tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni demokrasiyle güçlendirilmiş bir yapıyı ülkemize kazandırma sorumluluğuyla, biz bugün Taksim Anıtı’nda, Ata’mızın huzurundayız.
Umuyoruz ve diliyorum ki, yüzümüzü, başımızı öne eğmeden, tam tersine başımız dik, alnımız açık bir biçimde, ikinci yüzyılın başında bu kıymetli imtihandan daima birlikte çıkarlı çıkar, daima bir arada geçeriz. Ve başta Cumhuriyetimizi kuran Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve o günkü bütün yol arkadaşları ve halkımıza mahcup olmamış oluruz. Birebir vakitte Çanakkale’den Kurtuluş Savaşı’na ve bugüne kadar şehitlerimize karşı başımız öne eğilmemiş olur ve onlara karşı imtihanımızı vermiş oluruz. Bu hisle buradayız.”
“CUMHURİYETİ KUTLAMAK, HER VATANDAŞIN EN KUTLU, EN SEVİNÇLİ ANIDIR”
“Cumhuriyetimizin 101. yıldönümü kutlu olsun. Cumhuriyeti kutlamak, her vatandaşın en kutlu, en sevinçli anıdır. Herkesi; çocuklarıyla, gençlerle, bayanı, erkeğiyle İstanbul’un, Cumhuriyet kentinin, bu kadim kentin, tarihimizin en değerli başkentlerinden birisinin her sokağını, her anını tatmalarını ve yaşamalarını diliyorum. İlçelerde, Büyükşehir Belediyemizde Cumhuriyete dair çok özel anlar tasarlanmıştır. Lütfen katılın. Lütfen bu kutlu anı daima birlikte yaşayalım. Sorumluluklarımızı daima birlikte hissedelim ve önümüze çok güçlü bir formda, daima birlikte bakalım. Bayramımız kutlu olsun.”
