Çocukların uzun mühlet gözaltında tutulmasının ve çocuklara kelepçe takılmasının, hem ulusal hem de milletlerarası hukuka açıkça alışılmamış olduğuna dikkat çeken İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Lideri Avukat Kardelen Ateşci, “Çocuklara kelepçe takılmamalıdır. Aksi durum çocuk hakkı ihlali yaratmaktadır. Çocuklar cürüm isnadı altında dahi olsalar temel haklarından yoksun bırakılmamalı“ tabirlerini kullandı.

‘ADALET ALGISI ZEDELENİR’

Bu uygulamaların sadece hukuka değil, çocukların ruhsal ve fizikî bütünlüklerine de ziyan verdiğini belirten İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi Avukat Sıla Çamur ise şunları söyledi:

“Bir çocuğun kelepçelenerek saatlerce tutulması, onun sırf o anki ruh sıhhatini değil, gelecekteki adalet algısını ve adalete itimat hissini da zedelemektedir. Üstelik gözaltına alınan çocukların büyük bir kısmı lise çağında. Gözaltı süreçlerinin uzaması ve hukuka ters uygulamalar, çocukların derslerinden ve imtihanlarından geri kalmasına neden olmakta, tahsil haklarını fiilen engellemektedir. Meğer Türkiye’nin taraf olduğu Çocuk Hakları Kontratı ve anayasanın 42. unsuru, her çocuğun eğitim hakkının korunmasını garanti altına almıştır.”